Ben…
Beethoven bilmem kaçıncı senfonisinin bileklerini kesmekte kemanın arte vuruşlarıyla, kopamıyor telleri kalbimin, yüksek gerilim hattı ve çarpıntısı, intihar eden yağmur damlaları son bakışlarını bana fırlatıveriyorlar, ben toprak…
bir de aynalar vardı ki bunu kelimeler ile ifade edemeyeceğim… karanlık, hiçlik, ve getirdiği korku, götürdüğü özgüven mi demeliyim? sanki kimliğinden öte cinsiyeti belirsiz bir canlı bakıyor da, kadın olduğunu ışığın kırılışından anlıyorsun o aynanın camı arkasındaki sır’da. Ancak “kadın” diyebilirsin, sır gibi cam’da, cam gibi, ışık gibi kırılan bir duygu varsa, o duygu nedir bilmem ama, o ışık gibi kalbi kıran ancak kadın’ın güç ancak kadının dudaklarından geçer, bunu bilir bunu söyler, aynaların acısını ise asla ifade edemem… affediniz…
0 Comments